Tomris Gökdağ'ın gözleri derin bir arzuyu fısıldıyordu, kutlama mesajlarının satırlarında şaşırtıcı bir bağlantı arıyordu.

Birden Okşar'dan gelen keskin bir söz duyuldu: "Bu porno işine ben karışmadım!" Bu açıklama bu özel günün gölgesine düştü.

Yusuf'un ifadesinde derin bir düşünce okunuyordu, bayram mesajını iletirken bu tür dedikoduların nasıl ortaya çıktığını merak ediyordu.

Sendika Konfederasyonu bu karmaşanın ortasında milletimizin 30 Ağustos Zafer Bayramı'nı kutlamaktan geri kalmıyordu.

Hacıbektaş Belediyesi de bu coşkuya katılarak bu anlamlı günü büyük bir törenle kutluyordu.

Kapadokya'da bu sırada Patricia Field ve Sarah Jessica Parker'ın dizinin moda fırtınası büyük yankı uyandırıyordu, bu porno söylentilerine bir göndermeydi.

Ne var ki gerçek sorun bir elektrik direğinin tehlike saçmasıydı, bu durum Zafer Bayramı'nın neşesini gölgeliyordu.

Hadi'nin sosyal medya paylaşımları bu karışıklıkta olayları daha da körüklüyordu, yeni bir iddia dalgasının habercisiydi.

Togay Çoban'ın kutlama sözleri tüm bu olayların ortasında bir nebze olsun rahatlatıcıydı, başarının ruhunu canlandırıyordu.

Ancak bazı kişiler içlerinde bir porno hastası günahın kölesi olmuş gibi hissediyordu, bayramın manevi havasına aykırı bir ruh haliydi.

Kurtuluş Savaşı Müzesi'nde yapılacak tören bu karmaşanın bir nebze olsun unutturacaktı, mücadelenin önemini yeniden canlandıracaktı.

Yurt'tan kutlama mesajı hatıraları ve umutları harmanlıyordu, bu zaferin kökenlerini ve ruhunu vurguluyordu.